İGÜ’de Gastrotech Temalı Gastronomi Şenliği: Teknoloji, Sürdürülebilirlik ve Lezzet Aynı Masada

İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ), gastronomi alanında teknolojik yeniliklerin, sürdürülebilir uygulamaların ve dijital dönüşümün konuşulduğu Gastrotech temalı Gastronomi Şenliği’nin ikincisine ev sahipliği yaptı. Etkinlikte öğrenciler, akademisyenler, sektör temsilcileri ve gastronomi meraklıları bir araya geldi.

“Gastronomi, hafızayı taşıma biçimi haline gelmiştir”

Üniversitenin vizyonunu yansıtan bu tematik şenlikte, mutfak sanatlarının teknolojiyle buluştuğu noktalar öne çıkarıldı. Şenliğin açılışında konuşan İGÜ Genel Sekreteri ve Gastronomi Bölümleri Koordinatörü Doç. Dr. Serdar Egeli, gastronominin çok boyutlu yapısına dikkat çekerek şunları söyledi:
“Gastronomi yalnızca lezzetin değil, teknolojinin, sürdürülebilirliğin ve yaratıcılığın da buluşma noktası haline gelmiştir. Bildiğiniz üzere gastronomi, yemek yapma sanatının ötesinde bir kültürü, bir kimliği ve bir hafızayı taşıma biçimi haline gelmiştir. Bu hafızayı çağımızın teknolojisiyle buluşturmak için çalışıyoruz. Öğrencilerimize çok boyutlu bir eğitim sunmaya, uygulama derslerini öncelikli tutmaya ve nitelikli deneyim kazandırmaya büyük önem veriyoruz. Bu vizyonla müfredatımıza GastroTek adlı yeni bir ders ekledik. Bu ders, gastronomi ile teknolojiyi birleştiren uygulamalı bir vizyon dersi olacak.”

Gelenekten geleceğe vurgu

Türk Mutfağı Haftası’na da ayrıca değinen Doç. Dr. Serdar Egeli,
“Bu hafta aynı zamanda, hepimizi gururlandıran Türk Mutfağı Haftasını da kutluyoruz. Binlerce yıllık geçmişiyle Türk Mutfağı, kültürel bir hazinedir. Biz bu büyük değeri, teknolojiyle harmanlamaya çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Doç. Dr. Egeli, öğrencilere hitaben yaptığı konuşmasında ise, “Bugün burada belki de gelecekte çalışacağınız mutfaklara, kuracağınız restoranlara veya yazacağınız tarih kitaplarına ilham verecek isimlerle bir aradasınız,” diyerek şenliğin ilham verici niteliğine vurgu yaptı.

“Gıda olmadan gastronomi, tarım olmadan da gıda olmaz”

İGÜ Rektörü Prof. Dr. Bahri Şahin ise gastronominin disiplinlerüstü yapısını vurguladı. Üniversitenin gastronomi ile gastronomi ve mutfak sanatları programlarının AQAS akreditasyonuna sahip olduğunu hatırlatan Şahin, şöyle konuştu:
“Gastronomiyi bilimle, teknikle, sosyal ve sanatsal inovasyonla buluşturarak İstanbul Gelişim Üniversitesi olarak farkındalık oluşturuyoruz. Gastronomi insan yaşamının tam merkezinde yer alıyor. Bu alanla ilgisi olmayan bir birey yok. Türkiye’de patent başvurusunda İstanbul Gelişim Üniversitesi birinci sırada. Gıda teknolojisi alanında da 500’e yakın patent başvurumuz var ve büyük bölümü tescil edilmiş durumda. Gıda olmadan gastronomi olmaz, tarım olmadan da gıda olmaz. Bunlar birbirini tamamlayan alanlardır.”

“Hayatta başarılı olmanın sırrı, mükemmelliğe doğru gitmektir”

Mütevelli Heyeti Başkanı Abdülkadir Gayretli ise konuşmasında üniversite eğitiminin yalnızca akademik bir süreçten ibaret olmadığını vurguladı:

“Burada önemli olan kendimizi görebilmek, yaptıklarımızı ve yapacaklarımızın planlarını yapabilmek. Dolayısıyla kaliteye ehemmiyet veriyoruz ve bununla birlikte siz sevgili öğrencilerimizin hayatta başarılı olması, kalitenize kalite katmak konusunda bu çalışmaların faydalı olacağına inanıyorum. İstanbul Gelişim Üniversitesi ismi gibi her zaman gelişiyor ve sizleri de geliştirmeye iftiharla devam ediyor. Hayatta başarılı olmanın sırrı, üniversite çağlarında kendinizi geliştirmek ve mükemmelliğe doğru gitmektir. Yani klasik bir anlayışla sadece diploma almak değil, aynı zamanda o diplomayla hayata atıldığınızda aranan bir şahsiyet olabilmek önemlidir.”

Etkinlik süresince, geleneksel tatların modern mutfak teknikleriyle yeniden yorumlandığı uygulamalı gösteriler, teknolojik mutfak ekipmanlarının tanıtımları, sektörel paneller ve atölyeler düzenlendi. Katılımcılar, gastronominin bugünü ve yarını hakkında bilgi edinmenin yanı sıra, yeni iş birlikleri kurma fırsatı da buldu.

İstanbul Gelişim Üniversitesi, Gastrotech temalı Gastronomi Şenliği ile yalnızca lezzetleri değil; teknolojiyi, sürdürülebilirliği ve kültürel mirası aynı sofrada buluşturdu. Etkinlik, geleceğin şeflerine, araştırmacılarına ve mutfak liderlerine ilham veren bir platform olarak öne çıktı.